TÜRKİYE'DE KADIN MOTOSİKLETÇİ OLMAK

Kadınların Gözünden Motosikletçi Olmanın İyi ve Kötü Yönleri

TÜRKİYE'DE KADIN MOTOSİKLETÇİ OLMAK

Kadın Sürücüler İçin Motosiklet Nedir?

TÜRKİYE'DE KADIN MOTOSİKLETÇİ OLMAK

 

Bu sayımızdaki konumuz, gurur kaynağımız olan kadın sürücülerimiz. Ancak bu sefer bir farklılık yapıyoruz; konuklarımız sosyal medyada hepimizin yakından tanıdığı kadın sürücüler değil, sizden, bizden birileri olacak.

 

Motosiklet, kimisi için bir tutku, kimisi için ise bir ulaşım aracı. Bu sayıda kadın sürücülerimize motosikletin onlar için ne anlama geldiğini, seyahatlerini, yaşadıkları zorlukları ve en unutulmaz anlarını sorduk.

 

Benim hepsi için merak ettiğim ve ortak olarak yönelttiğim soru ise şu olacak: Motosiklet hayatlarına girdikten sonra yaşadıkları en unutulmaz ve mutlu an neydi?

 

Hazırsanız, başlayalım…


 

GAYE E., HERO X PULSE 200i, ÇANAKKALE

 

Merhaba Gaye, kadın sürücü olmak, Türkiye'de motosiklet dünyasında nasıl bir deneyim? Karşılaştığın zorluklar neler?

 

"Ben küçük bir şehirde yaşıyorum ve burada kadın motosiklet sürücülerinin sayısı gerçekten arttı. Küçük bir şehirde yaşamak, büyük şehirlere kıyasla çok farklı bir deneyim sunuyor. Herkes çoğunlukla birbirini tanıyor; bu yüzden yolda geçerken genellikle daha dostane ve destekleyici bakışlarla karşılaşıyorum."

"Bir de büyük şehirde yaşadığım bir dönem vardı. O dönemde trafikteki araçlar, özellikle sıkışık durumlarda, motosikleti neredeyse görmezden geliyordu. Kadın olunca bu durum biraz daha belirgin hale gelebiliyordu; bazen arabaların sıkıştırmasına maruz kalıyordum."

"Elbette, trafikteki herkesin tavrı birbiriyle farklı. Sonuçta bu tür zorluklar her yerde var. Ancak küçük şehrin daha sakin ve huzurlu atmosferi, motosikletle yolda olmayı çok daha keyifli hale getiriyor."

 


Yollarda kadın sürücü olarak aldığın tepkiler nasıl? Bu tepkiler son yıllarda değişti mi?

 

"Yolda, kadın sürücülere genellikle ilgiyle bakılıyor. Eskiden daha fazla şaşkın bakış alıyordum; ancak son yıllarda bu tepkiler, daha çok takdir ve destekle şekillenmeye başladı. Motosikletin toplumsal olarak hâlâ "erkek işi" olarak görüldüğü bir ortamda, kadınların bu alanda varlık göstermesi aslında farkındalık yaratıyor."

 

Motosiklet ile yaşadığın en unutulmaz anını bize anlatır mısın? En mutlu hissettiğin anda olabilir.

 

"En unutulmaz ve ilk anımdan bahsetmek isterim. Şu anki eşim, o zamanlar sevgilimdi ve ben motosikleti yeni öğrenmiştim, ama tek başıma pek sürmüyordum. Bir gün, ufak bir tartışma sonrası motosikletini iş yerinin kapısının önünden alıp güzel bir gezintiye çıktım, sonra da evime döndüm."

"O an hissettiğim özgürlük gerçekten paha biçilemezdi. O günden sonra tek başıma motosiklete binmeye başladım. Ancak 18 saat sonra, işten çıktığında motosikletini iş yerinin önünde göremeyince çalındığını sandı. :)"

 

GÖKÇE, HONDA MONKEY 125, İSTANBUL

Gökçe merhaba, Ailenin ve çevrenin motosiklet kullanma kararına bakışı nasıldı?

"Bu konu, birçok motosiklet kullanıcısının ortak derdi diye düşünüyorum. Kendi adıma, küçüklüğümden beri bisiklet sürmeyi sevmiş, ancak araba içinde bulunmaktan hoşlanmamışımdır. Yaşım 17-18'e geldiğinde motorlara ilgi duymaya başladım ve motor kullanmak istiyordum. Ancak ailemde motor süren birisi yoktu. Aksine, herkes araba kullanıyordu ve benim isteğim onlara “farklı” geliyordu. Bu isteğimi dile getirdiğimde birden çok kez reddedildim. Reddedilirken duyduklarım, motorun tehlikeli olduğu veya onlara göre araba konforunda olmadığı yönündeydi."

"Oysa hayatımızın her anında tehlikeler var. Hatta bazen bu tehlikelere kendimiz sebep oluyoruz; örneğin ekipmansız sürmek gibi. Yaşım 23’e geldi ve motora duyduğum istek değişmedi, aksine arttı. En sonunda ikna ettim diyebilirim. :) Şu an "korkmuyorlar" desem yalan olur; her evden çıkışımda defalarca tembihleniyorum. Ancak isteğime kavuştum ve bu mutluluğun paha biçilemez olduğunu düşünüyorum."


Türkiye’de kadın sürücülerin daha fazla olması için neler yapılabilir?

 

"Bir kadın olarak, kadınların motosiklet kullanımı konusunda bilgilendirilmesi ve cesaretlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. İstedikten sonra yapamayacağımız hiçbir şey yok; yeter ki isteyelim. Bunun dışında, genç yaştaki hemcinslerime yönelik eğitim programları düzenlenebilir. Toplumun önyargılarını kırmak için kadın motosiklet sürücüleri tarafından etkinlikler ve konuşmalar organize edilebilir."


Motosiklet ile yaşadığın en unutulmaz anını bize anlatır mısın? En mutlu hissettiğin anda olabilir.

"Motosikletime kavuşalı 3 ay oldu. Şu anda birbirimize alışma ve bolca keyif alma sürecindeyiz. İlk sürdüğüm an, bu sorunun cevabı olacak sanırım. Çünkü motosiklete binmenin hayalini kurarken "Güzel olmalı," diye düşünüyordum. Ancak yaşadığım anın, düşündüğümden çok daha güzel olduğunu fark ettim. İlk çalıştırma anım, sesini ilk duyduğum an, gezintiye ilk çıktığım an..."

 

LARA T., KTM 390 ADV, ANTALYA

Lara selam, Kadınların motosiklet sürmeye başlamalarını teşvik etmek için onlara ne söylemek istersin?

"Bir kadının Demir Atı olmasından daha güzel ne olabilir ki? ❤"

"Türkiye şartlarında kadınların kafası çok kalabalıktır. Çok şey düşünürüz; durmaz hiç bizim beynimiz. Ancak motosiklet sürerken gereksiz hiçbir şeye yer yoktur. Sen, Demir Atın ve yol… Hiçbir şey düşünmeden anı yaşamanın en kolay hâlidir motosiklet sürmek."

"En çok hemcinslerimden şunu duyuyorum: “Motor ağır değil mi? Nasıl idare ediyorsun?” Evet, ağır ve ben de çok güçlü değilim. Bu yüzden başlarda çok çekiniyordum, korkuyordum. Ve bu efsanevi hazdan mahrum kalıyordum."

"Toplumsal algılara göre motosiklet sürmek erkekler için daha kolay; çünkü motosiklet sürebilmek için zihinsel gücün yanında fiziksel gücün de gerektiği düşünülüyor. Ancak bilmediğimiz şu ki, biz kadınlar o fiziksel güce de sahibiz. Fakat çoğumuz bunun farkında değiliz. Sınırlarınızı zorlamadan bunu bilemezsiniz. "

"Motosiklet sürmek, hem gücünüzün sınırlarını anlamanızı hem de onları zorlamanızı sağlar. Bu süreci deneyimlerken bonus olarak özgüveniniz de artar. "

"Her şeyde olduğu gibi motosiklet sürmeyi öğrenmek de bir süreçtir. Başlarda korkularımızın olması çok doğal. Ancak adım adım ilerleyerek ve eğitim alarak güvenli bir şekilde kendinizi geliştirebilir, asla vazgeçemeyeceğiniz bir yolculuğa çıkabilirsiniz."



Motosiklet sürmek size ne ifade ediyor? Özgürlük, adrenalin, tutku?

"Motosiklet sürmek, benim için en çok nefes almak demek. Diyaframınıza kadar kocaman bir nefes aldınız mı hiç? İşte, bu tam olarak öyle bir şey. Yaşadığınızı tüm vücudunuzda, iliklerinize kadar hissettirir. Bu da ruhunuzu özgür kılar."

 

Motosiklet ile yaşadığın en unutulmaz anını bize anlatır mısın? En mutlu hissettiğin anda olabilir.

 

"Arabaların girmediği sakin yerlerde kamp yapmayı çok severim. Motosikletimle gittiğim bir kampta, bir cesaretle hiç gitmediğim ve manzarasına kandığım zor bir yer seçmişim. Biraz da acemiyim; henüz birbirimize yeni alışıyoruz. Stabilize yol, bazı yerlerde yokuş..."

"O heyecan, o bilinmezlik... Yolda zıplaya zıplaya boing boing gidişim… Bir yandan korku, bir yandan "Yapabiliyorum!" hissi… Ve sonunda başarmanın, o manzarada kamp yapmanın verdiği huzur, benim için paha biçilmezdi."

 

BUKET F., SUZUKİ GSX-R 1300 HAYABUSA, İSTANBUL

Merhaba Buket, Senin için motosikletle ilgili bir hayal veya hedef var mı? Örneğin, uzun bir rota, yarışlara katılmak gibi..

"Benim bedenimin bir parçası... Onunla neler yapabileceğimin sınırı yok. Uzun ya da kısa yollar, yarışlar... Sadece ona iyi bakmak ve keyif almak; birlikte güzel anılar biriktirmek. En zor anlarımda, bu güzel anılar beni hayata bağlıyor. Benim iyi ki'm."


Motosiklet dünyasında kadınlar için daha fazla alan açılması için ne gibi projeler veya etkinlikler düzenlenebilir?

 

"Aslında bu bir cinsiyet meselesi değil. Motorun, araç kadar riskli olmadığına dair önyargıları yıkmamız gerekiyor. Kadınlar için anlatılan şehir efsanelerini de karşıt deneyimlerle kırmak lazım. Araçlar veya diğer motorcular tarafından sıkıştırılma, taciz gibi durumlar... Böyle bir şeyle hiç karşılaşmadım. Bir kere bile tacize uğramadım ya da negatif bir yaklaşımla karşılaşmadım. Bunun, motoru adabıyla kullanmaktan kaynaklandığını düşünüyorum.

Profesyonel olmayı öğretmek önemli. Sadece motor kullanırken değil, araç kullanırken de dikkat seviyemizi artırmamız gerekiyor. Kadınlar her şeyi aynı anda yapabilecek, kompleks düşünebilen varlıklar. Motor kullanımındaki yetenekleri daha gelişmiş; sadece bunu istemelerini sağlamak gerekiyor. Bu da doğru bir pazarlama stratejisiyle çok rahat bir şekilde başarılabilir."

 

Motosiklet ile yaşadığın en unutulmaz anını bize anlatır mısın? En mutlu hissettiğin anda olabilir.

"Markadan bağımsız olarak, her motoruma sahip olduğum an, üzerine oturup ona sarıldığım andır. O andan itibaren, her anımız mutluluk doludur. Üzerinde olduğum her an, sadece ileriye baktığımızı ve geri dönmeyecekmiş gibi yol aldığımızı hissederim."

 

ÇAĞLA Ç., BMW F800 GS, ÇANAKKALE

Selam Çağla, Motosiklet kullanmaya başlamandaki en büyük motivasyon neydi?

"Motosiklet benim için bir araçtan çok daha fazlası, adeta bir yaşam biçimi. Büyürken, ailemin motor tutkusu bana ilham verdi. Daha yürümeyi bile bilmeden, bir motosikletin üzerinde çekilmiş fotoğraflarım var. Küçük yaşlardan itibaren annem ve babamla birlikte motosiklet üzerinde seyahat ediyordum. O yolculuklarda hissettiğim özgürlük ve rüzgârın yüzümdeki hissi, öyle güçlü bir bağ yarattı ki bu tutkuyu hayatım boyunca taşıdım.

Motorsuz bir hayat düşünemedim, çünkü motosiklet bana özgürlüğü, keşfetmeyi ve kendimi ifade etmeyi öğretti. Anne olduktan sonra bile bu tutku hiçbir zaman kaybolmadı. Çocuğum büyüyüp kendi bağımsızlığını kazandığı ilk anda, kendimi yeniden bir motosikletin üzerinde buldum. Çünkü motosiklet, benim kim olduğumun bir parçası. Hayatın rutininden kaçıp, kendi içime döndüğüm bir meditasyon gibi. Bu bağlamda motosiklet kullanmaya başlamamdaki en büyük motivasyon, özgürlük ve kendimi keşfetme arzusuydu.

Ancak kadın bir motosikletçi olarak bu yolculuk bazen daha özel ve anlamlı hale geliyor. Toplumda kadınların "ince, narin ve kırılgan" olması gerektiğine dair yaygın bir algı var. Motosiklet gibi özgürlük ve güç sembolü olan bir araçla bu algıyı yıkmak, bana ayrı bir motivasyon sağladı. Çocuk sahibi olduktan sonra bile, hayatın kadınları sınırlayamayacağını göstermek için motosikletime dönmek, benim için adeta bir zaferdi. Bir kadın olarak, motor üzerinde özgürlüğümü her hissettiğimde sadece kendimi değil, benim gibi düşünen diğer kadınları da temsil ettiğimi biliyorum. Bu düşünce, beni yolda daha güçlü hissettiriyor."


 


İlk sürüş deneyiminde hissettiklerini hatırlıyor musun? Bize anlatır mısın?

 

"İlk sürüş deneyimimi çok net hatırlıyorum, çünkü hayatımın en heyecan verici ve unutulmaz anılarından biriydi. Üniversitedeyken, uzun bir süre çalışıp para biriktirerek ilk vitesli motorumu almıştım. O güne kadar sadece scooter deneyimim vardı ve vitesli motor kullanmayı hiç bilmiyordum. Motoru teslim aldıktan sonra babam, motoru evin önüne park etti ve hiç müdahale etmeden bana bıraktı. Bu, onun bana duyduğu güvenin ve benim kendi yolumu bulmam gerektiğinin bir göstergesiydi.

O akşam, saygıdeğer Barkın Bayoğlu’nun vitesli motor kullanımıyla ilgili bir videosunu izleyerek işe koyuldum. Teoriyi izlemekle pratiğe dökmek arasındaki farkı o anda derinlemesine hissettim. Kalbim çarparken motoru çalıştırdım ve vites geçişlerini öğrenmeye başladım. O süreçte yaşadığım heyecan, biraz korku ama en çok da başarı hissi unutulmazdı. O an, hem kendime olan güvenimi hem de sınırları zorlama isteğimi daha da pekiştirdi. O gün motoru sürmeyi başardığımda, sadece bir aracı kullanmayı değil, aynı zamanda zoru başarma yeteneğimi de keşfettim."


 

Motosiklet ile yaşadığın en unutulmaz anını bize anlatır mısın? En mutlu hissettiğin anda olabilir.

 

"Motosikletle geçirdiğim her yolculuk benim için ayrı bir hikâye ama bir tanesi var ki unutulmaz. Bir sabah erkenden, güneş doğarken yola çıktığım bir günü anlatmak istiyorum. Hava serin ama mükemmel bir huzur var. Doğa uyanıyor, ben ise zaten uyanık hissediyorum. O sabah kimseye haber vermeden, sadece kendimle baş başa bir gün geçirmek için yola çıkmıştım. Yolda tek bir hedefim yoktu; sadece gitmek.

Kulaklığımda sevdiğim bir müzik çalıyordu ve yol boyunca gördüğüm manzaralar, bana hayatın ne kadar güzel olduğunu bir kez daha hatırlattı. Gün boyunca tek bir kelime bile konuşmadım; sadece motorumun sesi ve etrafımda esen rüzgâr vardı. Güneş batarken eve dönerken, o an hissettiğim huzuru kelimelerle tarif etmek zor. Her şey yerli yerindeydi: doğa, yol, motor ve ben. O gün bana, hayatın basit anlarının bile ne kadar değerli olabileceğini öğretti.

Bir diğer unutulmaz anım ise, çocuğumun benden bağımsızlığını kazandığı bir dönemde yeniden motosiklete dönmenin verdiği coşkuydu. Yaklaşık iki yıl sonra motoruma tekrar kavuştuğumda, sanki bir parçama yeniden kavuşmuş gibi hissettim. İlk uzun sürüşümde, motoruma sarılır gibi sıkıca tutunduğum o an, hem mutluluğu hem de hayatta kendime olan inancımı tekrar hissettiğim bir andı.

Her yolculuk, kendi sınırlarımı aşmak ve kadınların her şeyi başarabileceğini göstermek için bir fırsat."





Benim için bu yazıyı hazırlamak özel anlardan biriydi. Cumhuriyetimizin kadınlarının, hayatın her anında olduğu gibi motosiklet sürerken de sergiledikleri özveri, başarı, yetenek ve özgürlükle taşıdıkları bağımsızlık duygularına paha biçilemez.

 

Toplumda genellikle erkeklere ait bir spor, hobi veya ulaşım aracı olarak görülen motosikletin, ülkemizde ciddi sayıda kadın sürücüsü olduğunu biliyoruz. Bizler, toplum olarak bu cesur kadınlara gereken saygıyı ve hoşgörüyü göstermeye devam etmeliyiz.

 

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi:

 

“Kahraman Türk kadını, sen yerde sürüklenmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.”

 

Teşekkür ederim…"


 

Nurullah Yılmaz
dağdaki iz
http://www.instagram.com/dagdakiiz/

Önerilen İçerikler

Motosiklet Lastik Seçimi Hakkında Her Şey

Scooter mı, Otomobil mi?

Motosikletler İçin Uzun Süreli Kışlama Rehberi

Kalın sağlıcakla ve hep yolda kalın!

 






 

Turuncu ayrıcalıklarını
Keşfetmek için çok yakınsınız!

Ücretsiz Demo şifresi için
Formu doldurabilirsiniz.

Satış Öncesi Destek
Teknik destek konularınız için uygulama içerisinde yer alan destek merkezinden direkt olarak yazabilir ve 0850 304 32 79 telefon numarasından teknik departmanımızı 7/24 arayabilirsiniz.
Sayfadan Ayrılma Nedeninizi
Merak Ediyoruz?
yukleniyor

Gönderiliyor..

Geri